Yani şunu demek istiyorum, “ay ne güzel isimli kitap, okuyayım da gerçek mutluluğu bulayım” diye okumaya niyetlenecekseniz vazgeçin. Yok öyle bir şey. Ama gerçekten mutluluk meselesine kafa yoruyorsanız, kendiniz ve etrafınızla ilgili hatta tüm yerküreyle alakalı sorgulamalarınız varsa Badiou’yla kafa açmanın ötesine geçebilirsiniz. Benim bu kitabı elime alıp okumamda bir kaç neden bir arada aslında. […]
Şiir kitaptan okunur.
Bu işin doğasındandır, hala çoğu şair, şiirini kağıda kalemle yazar. İtiraz yok, bahsedilen “şair”dir, gerçek şair. Şiiri, üç beş piksellik caps’e sığdırmak ipek halıyla kıç silmeye benzer. Hele toplu şiirler adı altında web sitelerinde boy boy dolanan, adı sanı belli olmayan formatlara sokmak şiiri, işlenebilecek en büyük günahtır doğaya karşı. Şiir, kitapta durduğu gibi durmaz. […]
Çiğnemeden yutmayın: Oğul – Andrej Nikolaidis
Bu Karadağlı yazarı geçtiğimiz yıl Kıyamet kitabıyla tanıdım. Kıyamet’in kapağında Slovan Zizek’in dediği “Şayet bu dünyada adalet varsa, Kıyamet çok satar” sözünün başarılı bir tanıtım cümlesi olabileceği şüphesiyle de olsa almıştım kitabı. Hatta o zaman, kitap hakkında kısa bir tavsiye yazmıştım. Gazeteci-Yazar geçmişi olan Avrupa Birliği Edebiyat ödülünü almış, benim algıma göre genç yazar-adam Nikolaidis’in […]