Bay Nagel’in o küçük Norveç kıyı kasabasına gelişiyle yaşanan olaylar silsilesi, hiç de öyle bildiğiniz gizemler gibi değil. Yani gökyüzünde aniden parlayan cisimler, vardan yok ya da yoktan varolanlara dair hikayeler beklemeyin. Bu “gizemler” göz önünde, ayan beyan ortada ama keşfedilemeyecek kadar derinliklerde. Her cümlesinde, anlattığı her öyküsünde bir başka Bay Nagel fenomeniyle karşılaşmanın dayanılmaz […]
Sandıktan çıkan yazı: 14 Mayıs 2012
Bu yazıyı 14 Mayıs 2012’de FB-GS şampiyonluk maçının hemen ardından yazmıştım. Takımımla, Galatasaray ile arama mesafe koymaya başladığım günlerde. Şimdi ise “yangında kurtarılacak hiç bir şey kalmadı aramızda Galatasaray ile” ————————————– Keşke Fenerbahçe şampiyon olsaydı… Beni tanıyan bilir, Galatasaray’ımdan vazgeçmek hele ki Fenerbahçe’ye değişmek olacak iş değildir. Kıyamet alametidir bir tür. Kim bilir belki Maya’lar […]
Çifte mutluluğun kitap hali: OZ – Adam Fawer
Bu yıl okuma planlarım sıkça altüst oldu. Tam sıralamamı yapmışken araya bir sürpriz girdi. Grange’nin ‘Lontano’su, Knausgaard’ın ‘Aşık bir Adam’ı derken Fawer’ın OZ’unu görünce “hoppala!!” dedim. Fawer’ın Olasılıksız ve Empati kitaplarını elbette keyifle okumuş ve hayran olmuş idim. Ancak bu yeni kitabının adını duyar duymaz aklıma iki şey geldi: Birincisi tabii ki o efsane film […]