Sam Harris’e göre ‘evet’! Ekmek parasını her daim olmasa da sıklıkla ve gerektiği ölçüde tüketiciye söylediği Beyaz Yalan’larla kazanan biri olarak bu kitabı alıp okumaya karar vermem pek de kolay olmadı. Yalan değil! Kitap, bağıra bağıra söylemese de %100 dürüst yaşamak mümkün iddiasında. “Yemişim iddianızı” dedim ama bir okumadan da edemedim. Aslında, kitapta ilginç ve kıvrak […]
İnsanla deney yapılmaz! Tokat gibi.
Bayanlar ve Baylar, Todd Strasser – Dalga ile tanışın. 1981 yılında yazılmış ve ben yeni okudum. Evet ihtilalin çocuğu, Özal’ın genci, direne direne kendine gelen bir jenerasyonun üyesi olarak bu kitabı bilmiyordum. Bu yıl ki kitap fuarında, adına mı, kapağına, kapağında yazan “bir kötülük deneyi” sözüne mi yoksa April’ın standınının enerjisine mi kapılarak aldım bilmiyorum […]
Hileye başvurmayan, ince iş gerilim-polisiye: AHLAKSIZ
Okur da kahramanlar da yazarın ne kadar “Ahlaksız” olduğunu kitabın sonunda anlıyor. Panama yayınlarının giderek ilginçleşen gerilim-polisiye kitaplarından birini daha okuma listeme aldığıma pişman olmadım. AHLAKSIZ ya da orijinal adıyla Immoral, Brian Freeman’ın Macavity en iyi ilk roman ödülünü almış bir kitabı. Pek çok Amerikan Gerilim-Polisiye klişesini içinde barındırıyor, yalan değil. Ancak yazar kitabında zor […]
Bu temas da iz bıraktı.
Biraz Deliduman’ın cesareti, biraz ‘erken kaybedenler’in hatırına, yerli polisiye olmasına rağmen Emrah Serbes’in ‘Her temas iz bırakır’ını okuyayım dedim. Oysa Behzat Ç.’yi etrafımdaki pek çok kişinin ısrarına rağmen bir türlü izleyememiş, o zayıf, bıyıklı, çelimsiz adamın nasıl da fenomen haline geldiğine de anlam verememiştim. Deliduman sağolsun, tüm ön yargıları ve kokuşmuş ukala entellektüel dudak bükmeleri […]
Polisiye-gerilime iyi alternatif!
Ne zamandır, Dan Brown ve Grange’nin ötesine geçecek, yeni, farklı bir polisiye-gerilim yok diye sızlanırken, Panama’nın Polisiye-Gerilim kitapları arasına düştüm. Bir kaç kitap arka arkaya okuyasım var bu tarz. Ancak Önce James Carol’ın ilk kitabı Kırık Bebekler’iokudum. Kitap, yazarının ilk kitabı olmasına ve tüm o beklediğimiz Amerikan Polisiye-Gerilim klişelerini içinde barındırmasına rağmen farklı olmayı başarmış. Çok […]
Okuyun: Kıyamet – Andrej Nikolaidis
Sanırım ilk kez arka ve ön kapağında yazanlardan dolayı merak edip okuduğum bir kitaptan pişman olmadım. Andrej Nikolaidis ismini bir kenara not edin. Karadağlı gazeteci-yazar daha önce de (2011’de) Sin adlı kitabıyla Avrupa Birliği Edebiyat Ödülü almış. Aslında kitabın içindeki öyküye dair çok şey anlatmak istemiyorum, ancak dil, zaman-mekan gidiş-gelişleri, olay kurguları, betimlemeleri bana ciddi […]
Paulo Coelho ‘Aldatmak’ üzerine iki çift laf.
Tatilde Paulo Coelho’nun son kitabı ‘Aldatmak’ okundu. Naçizane bir kaç yorum, okumayı düşünenlere bir kaç önerim var. Belki ‘hemen okumalıyım’, belki de ‘himm okuyacaktım ama bilmem ki’ diyeceksiniz. Bence okuyun. Okuyun ki tartışabilelim 🙂 Şimdi önce kitabın adıyla başlayalım… Kitabın orijinalini havaalanında ‘Adultery’ olarak görünce dedim ki keşke ismini ‘Aldatmak’ gibi çok sıradan bir isim […]
Her kız çocuğu büyüyünce okusun: Erken Kaybedenler – Emrah Serbes
Hiç bilmediğim, hiç yaşamadığım tecrübeleri okumanın verdiği keyif bambaşka… Emrah Serbes’in ‘erken kaybedenler’i böyle bir kitap. Erkek çocuk hikayeleri okuyorsunuz. Benim için çok çok yeniydi okuduklarım. 10 yaşında bir erkek çocuğunun gözünden bakabilmek, aklında dolaşan tilkilerin nasıl ayyuka çıktığını görmek inanılmaz eğlenceliydi. Kızlar okuyun, erkeklerin bilmediğiniz çocuk tarafındaki hikayelerinden zevk alacağınıza eminim… Erkekler, siz de […]
Hayal olanı gerçek olarak algılatma kemiğinizin olduğunu biliyor musunuz? Neden varım? – E
İşin gücün koşturmacanın içinde ancak 10 günde bitirebildim bu kitabı. Su gibi dili ve bilgisiyle, sabırsızlıkla okumak istediğim ve okuyamadığım anlarda aklımın onda kaldığı nadir kitaplardan biri oldu. Neden Varım?, ben diye başlayıp biz diye devam eden sorgulamalara ışık tutan şahane bir kitap. Yazarı Sevgili Emrah Akay‘ın dediği gibi 143 sayfa ama 143 kilodan da ağır. […]
Kürk Mantolu Madonna’yı okumak, yine okumak üzerine…
Bazı filmler vardır ya hani, zaman zaman, bir daha izlemek iyi gelir. Hatta bazen abartırım ben, yılda en az bir kere izlemezsem rahat edemediğim filmler de olur. Mesela LOTR üçlemesi (illa extension versiyon olacak) gibi 🙂 Tıpkı bu filmler gibi bazı kitaplar da tekrar tekrar okunmalı. Hele ilk gençlik yıllarında okunmuş, sonra unutulmuş kitaplar… Böylesi […]
Zevk ilkesi mutlaka savunulmalıdır.
Bir gün herbirimizin başına bir karton sigara kadar taş düşecek ve hepimiz rahat edeceğiz. Ne zaman bu konu gündeme gelse, aklıma hep yıllar evvel sırf ismine vurulup ta Taksim’de bir tezgahtan satın aldığım kitap gelir: “Sigara İçiyorum N’olmuş Yani?”Yazar: Jean Jacques Brochier. Afa Yayınları’ndan çıkmış, ilk baskısı 1993 yılında yapılmış. Çeviri ise Mine Ergun’a ait. […]